Antalya Turizminin genel olarak belirli bir seviyeye
ulaştığı ve dünyadaki rakiplerine göre rekabetçi durumda olduğu genel olarak
her kez tarafından kabul edilir. Sahil bandında denize sıfır, büyük kapasiteli
yeni oteller ile her şey dahil sistemi iyi kötü çalışıyor ve genel olarak pek
sorun görünmüyor. Ancak genel olarak kitle turizmine umut bağlayan Türk
turizminde en ufak olay, sorun veya fiyat politikasının biraz yükseltilmesiyle
hemen sorun başlıyor.
Bugün bunu biraz
irdeleyeceğiz. Şimdiye kadar pandemi vardı uçuşlar kısıtlı sağlanıyordu onu
kabul ettik ama bu mayıs ayında daha önceki normal yıllara nazaran Antalya
beklenen turisti ağırlayamadı. Halbuki Rusların gideceği başka yer yok diyorduk
ama olmadı demek ki varmış. Daha düne kadar siyasi istikrarın olmadığı Mısır
gibi ülkelere daha fazla talep olmuş.
Peki bu turistlerin hepsi birden mi tatillerini Mısıra
çevirdi?
2000 li yılların başlarında hatta sayı olarak daha az turist ağırlamamıza rağmen Türk Operatörleri ve charter şirketleri sektörde oldukça aktifti ama onların bazıları art niyetli, bazıları da ekonomik krizlere dayanamayarak zamanla kayboldu. Art niyetli firmaları tespit etmek ve yönetimden çıkarıp operasyonuna devam ettirmesi sağlanmalıydı böylece hem personeller mağdur olmaz hem de operasyona devam edebilirlerdi, nasıl küçük bir Alışveriş Merkezine bile Kayyum atayan devlet orda geçici bir süre İşyeri-Market işletiyorsa bu şirketlere el koyup Türk turizmine katkı sağlaması sağlanmalıydı. (Ten tur, Marmara, Nazar, İnter Airlines, Kayı Grubu, Sky Havayolları, Öger, Atlas, Onur Air daha yazamadığım vb) eğer ki başka sektörlere sağlanan maddi destek ve imkanlar bu şirketlerin bazılarına (art niyetli iflasa zorlananlar hariç) sağlansaydı ve bu firmalar halen turistik ürün satar ya da öncelikli olarak Türkiye uçmaya devam ederlerdi ve işler daha kolay olur ve her türlü krizlerden daha az etkilenerek çıkabilirdik.
Çünkü biz, Antalyalı Turizmciler, Turizmi Yöneten Siyasiler
ve Turizmcilerinin bir çoğu "Turist olmadan Turizmci olduk" ve
planlarımızı günü birlik olarak planladık. Bu iflas eden ya da ekonomik krize
giren firmaları normal bir şirket gibi gördük bunlar Mobilya firması ya da AVM
değil bunlar cari açığa doğrudan katkı sağlayan Türk turizmin dünyaya açılan
ilk kapısı, bunu anlamak için çok fazla turizm deneyimine, çok uzun turizm
deneyimlerine sahip olmaya gerek yok, Biraz ekonomi bilen bir Turist gözünden
olaya bakmaya gerek var.
Herkesin derdi lüks bir otel açıp turist beklemek, ancak bu
işin en önemli ayağı tatil ürünün satışa sunulması ve uçak planlaması,
istediğiniz kadar otel ve yatak kapasitenizi arttırın, sonra bu sene olduğu
gibi enflasyon var diye "tabi ki de haklı olarak" biraz fiyat
arttırınca tur operatörü ve charter firmaları rotayı hemen başka bir ülkeye
çeviriyor.
Önemli bir atasözümüz " Malını güvenme Pazarını
güven" tam da bizim için söylenmiş bir söz, turistten ilk tatil parasını
kim karttan çekiyor ve parayı alıyorsa patron odur, istediğin kadar otel yap,
tatil köyü yap, altın varaklı süslemeli odalar yap hiçbir önemi kalmıyor. Bir
tane Operatörü genç bir tane kontrat müdürünü Antalya'ya gönderir senin otelin
fiyatını belirler sende yandaki otel ile rekabet edersin. Önemli olan Global Türk
Tur Operatör oyuncularımızı sahip çıkmak ve desteklemek
Daha önceleri Avrupa pazarında Türk Tur operatörleri az da
olsa vardı, onlar tek tek ya satıldı ya da kapandı sayıları şu anki
ağırladığımız turiste yüzdesel olarak bakarsak gittikçe azalıyor. Bu durum Rus
pazarı için biraz farklı, Türk menşei veya yarı ortaklı olmalarına rağmen
merkezleri ve charter şirketlerinin merkezleri Rusya da yani onlarda hemen
dümeni çevirmek zorunda kalıyor. Ayrıca
bazı otelcilerin daha önce bazı art niyetli Türk operatörleri tarafında
dolandırıldığı doğru bunlar hukuki süreç olup bunları sektörün önemli Birlik ve
örgütleri tarafında kolaylıkla belirlenip önlenebilir.
Ülke olarak ne zaman ekonomik krize girsek turizm önemi ve turizmden gelecek para hatta gelecek olan turist bile gelmeden hesaplanmaya başlanıyor. Ne zaman dara düşsek turist gelse bari diyoruz, ayrıca özellikle Avrupalı, Rus gelsin diyoruz birde aralarından daha turist gelmeden uyruğuna göre seçimler başlıyor.
Turizmi sadece para önceliğinden çıkarıp hakkıyla
yapmadığımız, Turizmin dinamiklerini, paydaşlarının önemini ve önceliklerini
anlamadığımız sürece, bir turist gözüyle dünyayı bakmadığımız sürece, bu tarz
hatalar yapmaya çok açığız.